Black Metal & Tüm Çağların Gizli Öğretileri
  Bathory
 



                              
                             BATHORY

Çok az sanatçı, isminde gizemi, efsaneviliği, öncülüğü barındırır ama esrarengiz kişi Quorthon ve müziğinin dışa vurumu olan Bathory bu özellikleri barındıran gruplara en güzel örnektir.
Bütün hikaye 1983 yılında vokalist Black Spade, bas guitarist Hanoi ve baterist Vans’ın Nosferatu’yu kurmasıyla başladı. Bu zaman zarfı içersinde grup Natas, Mephisto, Elizabeth Bathory, Countees Bathory gibi isimler kullandıktan sonra nihayetinde grubun adının Bathory olarak kalmasına karar verdiler.

1984 yılına geldiğimizde, Black Spade takma adını Quorthon (Quorthon Seth) olarak değiştirirken Bathory yapı olarak Quorthon üzerine kurulmuş tek adamlı bir grup halini aldı. Quorthon deli gibi gruptan eleman kovup, gruba eleman alırken haliyle grubun hiçbir canlı performansı olamadı. Yılın sonlarına doğru Bathory kendisine metal sahnesinde yer açan Bathory adlı albümü piyasaya çıkardı. Ertesi sene grup önceki albüme gore daha kaotik ve karanlık olarak değerlendirebileceğimiz ‘The Return..’ albümünü Black Mark etiketiyle piyasaya çıkardı. Albüm aynı zamanda sonradan kurulan bir çok black metal grubu için zemin de hazırlıyordu.
1987’ye geldiğimizde Bathory, Alman Chris Witchhunter’ı sıradaki turnede denemeye almaya karar verdi fakat bu denemeden bir sonuç çıkmadı. 1988’de Bathory bas gitarist Vvorthn ve baterist Kothaar’ın katılımlarıyla genişledi ve akabinde büyük başarı yakalayan ‘Blood, Fire, Death’ albümü piyasaya çıktı. Bathory, Quorthon’un gizemli kimliğiyle artık bir mite dönüşmüştü.

1988/89 yıllarında, Bathory müzikal kökleri viking tarzına dayanan epik ‘Blood On Ice’ için uzun sürecek olan çalışmalara başlamıştı. Fakat bu albüm grubun tarzındaki değişikliği de haber veriyordu. 1989’da Bathory ilk viking tarzı denemesi olan ‘Hammerheart’ albümünün kaydını bitirdi ve albüm 1990’da piyasaya çıktı o da yetmedi üzerine ilk ve tek videoları olan ‘One Rode To Asa Bay’ı çektiler. Daha sonra günlerden bir gün, Vvorthn ve Kothaar arkalarında iz miz bırakmadan kayboldular. 1990 yılında, Bathory ‘Requiem’i kaydetti ama Quorthon bir kez daha yapmak için yanıp tutuştuğu brutal death metal tarzındaki bu albümü rafa kaldırmak zorundaydı zira böyle bir albüm Bathory’nin tarzını komple değiştirecekti. 1991’de Bathory, bu sefer içine kattığı klasik elementler ile viking tarzını devam ettiren ‘Twilight of The Gods’ı piyasaya çıkardı.
Üç sene sonra Quorthon’un içini kemiren death metal aşkı daha fazla içeride kalamayarak patladı. Üç senedir rafta bekleyen ‘Requiem’i vitrine çıkarmanın zamanı gelmişti. Bathory durmuyor her sene yavruluyordu. 1995’te toplumsal, endüstriyel sözlere sahip thrash metal denemesi olan önceki albümlerle kel alaka olan ‘Octagon’ piyasaya çıktı.
Aynı yılın sonlarında Quorthon son rötuşlarını da yaparak rafta bekleyen bir başka albüm olan ‘Blood On Ice’ı vitrine indirme kararı aldı ve 1996’da albümü piyasaya sürdü. Bathory sonraki yıllarda ‘Destroyer of Worlds’ albümünün kayıtları üzerinde çalıştı fakat önceki yıllarla kıyaslandığında oldukça yavaş işleyen bir üretim süreci oldu. Bu süreç içerisinde Quorthon sıkılmış olacak ki kafa dağıtma isteği, biraz da rica üzerine bir süre Nemesis’te çaldı. 2001 yılında ‘Destroyer of Worlds’ nihayet tamamlandı. Albüm ilginç bir thrash, heavy metal, doom ve viking metal karışımı oldu. Ertesi sene Bathory hızını kesmeden, tamamen viking metale döndüğü ‘Nordland 1’in kaydını tamamladı. 2003 yılında Bathory bir önceki albümle aynı fikirleri ve içeriği taşıyan ‘Nordland II’yi sundu, Nordland serisi viking metal tarzını sürdürürken, Bathory'nin müziği yavaş yavaş thrashe dönüyordu..
Metal için bu kadar çabaladıktan, kendini ve müziğini geliştirmek için bu kadar uğraştıktan sonra Quorthon metal sahnesinden, 7 Haziran 2005'te, 38 yaşında, kalp krizi geçirerek indi..R.I.P (normanbates)]
Özellikle Black - Viking arası geçiş albümü olan Blood Fire Death ve Hammerheart arasında çok düşünmüş, gidip gelmişimdir hangisi daha iyi diye..ama sonra düşündüm ki, ikisi de muazzam albümler, hangisi iyi diye düşünmeden dinleyip keyfine bakmalı  atmosfer yaratma konusunda onunla yarışabilecek insan çok azdır. 

Albümler:

1984 - Bathory
1985 - The Return...
1987 - Under The Sign Of The Black Mark
1988 - Blood Fire Death
1990 - Hammerheart
1991 - Twilight Of The Gods
1992 - Jubileum Volume I
1993 - Jubileum Volume II
1994 - Requiem
1995 - Octagon
1996 - Blood On Ice
1998 - Jubileum Volume III
2001 - Katalog
2001 - Destroyer Of Worlds
2002 - Nordland I
2003 - Nordland II

 
  Bugün 3 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol